Türkiye'de Koronavirüsün Psikoloji Üzerine Etkileri Hakkında Bir Çalışma
Üniversitemiz Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Seydi Ahmet Satıcı, Dr. Öğretim Üyesi Begüm Satıcı’nın da içerisinde yer aldığı bir ekip koronavirüsün psikoloji üzerindeki etkilerini incelemek için geniş katılımlı bir araştırma gerçekleştirdiler.
"75 ilden yaşları 18 ile 64 arasında değişen bin 304 kişinin katıldığı araştırmada öncelikle Kovid-19 korkusunu ölçmeye hedefleyen bir araç dilimize çevrilmiştir. Bu araç ile önümüzdeki dönemde Kovid-19’un psikolojik etkilerini inceleyecek daha fazla bilimsel araştırma yapılacağı öngörülmekte. Gerçekleştirilen araştırmada Kovid-19 korkusunun kişilerdeki depresyon, kaygı ve stres seviyesini artırdığı belirlenmiştir. Ayrıca Kovid-19’u daha sıklıkla düşünen kişilerin yaşamlarından elde ettikleri doyumun azaldığı görülmüştür. Kadınların erkeklere göre daha fazla Kovid-19 korkusuna sahip olduğu saptanan araştırmada yaş faktörünün ise salgın korkusunda ayırıcı bir durum olmadığı anlaşılmıştır. Benzer şekilde evli ve bekarlar ayrıca çocuğu olanlar ile olmayanlar da koronavirüsten benzer seviyede korku duymaktadır."
Yapılan çalışmada yaklaşık yüzde 20’lik bir grubun da kesinlikle evden çıkmadığını "ancak hala yüzde 1’lik bir grup Kovid-19 öncesinde olduğu gibi yaşamını sürdürmekte ve dışarı çıkmakta bir sakınca olmadığı görülmektedir. Pandemi sürecinde kesinlikle evden çıkmayacağını söyleyen grubun da Kovid-19’dan en fazla korku duyan grup olduğu görülmektedir."
Bu salgının geçici bir dönem olduğunu kişilerin kendilerine hatırlatarak korkularını kontrol altına almalarının da sağlıklı bir ruhsal durum ve vücut direnci için önemli olduğunun altını çizilmiştir. Bu süreçte evde kalmanın önemine bir kez daha değinilerek bilgi kirliliğinin önüne geçmek için resmi veri ve bilgilerin dışındaki söylentilere kulak asılmaması gerekiyor. Ayrıca bu dönemi bunalıma girmeden atlatabilmek için kişilerin günlük rutinlerini olabildiğince yerine getirmelerini, bütün günü aynı kıyafetle geçirmemeyi, ev içinde daha önce yapmayı planladıkları işlerini ertelemeyip hayata geçirmelerini ve sosyal ilişkilerini online bir şekilde sürdürüp yakınlarıyla iletişimleri bu şekilde devam ettirmeleri önerilmektedir.